94
yerel seçimlerinin sayısal sonuçları, MHP’nin 4’ü büyükşehir, toplam 11 ilde seçimi
BBP’nin ülkücülerden aldığı oylar neticesinde kaybettiğini gösteriyor.Yani BBP
ve MHP oyları toplamı 4’ü büyükşehir 11 il ve daha bilmem kaç ilçe ve beldede
belediye başkanlıklarını kazanmağa yeterli idi. Herkesin
bildiği, kabul ettiği, o günlerde siyasi sohbetlerimize konu olan bir başka gerçek
daha var ; Bir çok ilde
ve ilçede “ MHP bölündü, artık burada seçimi kazanamaz, öyleyse SHP kazanacağına
bari ANAP kazansın - DYP kazanacağına bari REFAH kazansın “ benzeri kanaatler
neticesinde, sempati halkalarındaki MHP oyları başka başka partilere yem olmuştur.
“Evet...Bunlar doğrudur...” diyenlere başka benzeyen örnekler de hatırlatmak istiyoruz. Bir
önceki İstanbul il kongresi 4 adayla yapıldı.Adayların 4’ü de ülkücü idi.Ama kazanan
listenin dışındaki adayların ve yönetim listesindekilerin bir frekans müşterekliği
vardı, bu sebepten aralarında birlikte yönetim oluşturmak fikri tartışıldı ve
görüşüldü ama kabaran nefislerin körelttiği gözler yalın gerçeği göremediler,
sonuçta bu üç listenin biri 49, birdiğeri 59 oy alırken 178 oy alan diğer listenin
27 oyla kaybetmesine de imkan verdiler. -Bu
sonuç, daha sonra İstanbul’da yaşanan haksızlıklara zemin hazırlamış ve bu günün
var olan problemlerinin de sebebi olmuştur. - Bir
önceki pazar günü, Ankara’da, bu sonuçları görememenin getirdiği bir başka örnek
yaşanmıştır. Bu kongrede
3 liste çıkmış, adaylardan Bahattin Ergezer bey 23 oy almıştır.Bahattin bey ve
çevresindekilerin adaylardan Mehmet Ali Tanrıverdi’ye daha yakın frekansta olması
hasebiyle kendisine Mehmet Ali beyle birlikte çalışması mahiyetinde telkinler
yapıldığı duyumumuzdur.Lakin bu mümkün olamamıştır.Gerçi iki adayın oyları toplamı
kazanan aday Ümit Durak beyin 272 oyundan yine az ama 23 oy alan Bahattin bey
verdiği bölünmüşlük görüntüsünden ötürü - yukarıda belediye seçimleri örneğinde
belirttiğimiz gibi - en az bir 23 oyun daha kazanan tarafa kaymasına sebep olmuştur.Oysa
bunun yarısı kadarı bile geri döndüğünde kazanan değişirdi. Neticede
ekimdeki olağan kongrede genel başkanlığa yeniden aday olacak olan Tuğrul beyin
desteklediği liste kazanmıştır. Bu
da önümüzdeki kurultayda 81 Ankara delegesinin tamamına yakın bir kısmının Tuğrul
bey lehine oy kullanacağı anlamındadır. Önümüzde İstanbul kongresi var.Benziyen
bir gaflet benziyen bir netice getirir. Ben
Tuğrul bey ve ekibinin göreve gelebilmesi halinde hareketin geleceğinden endişe
duyanlardanım.Kendisiyle veya yakın çevresindekilerden herhangi biriyle kişisel
hiçbir olumsuzluk yaşamış değilim.Yaklaşımım tamamen ideolojiktir.Ben bu ekibin
hareketi liberal bir çizgiye taşıma gayretlerine karşın, Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin
“Başbuğ Alparslan Türkeş” in çizdiği yoldan “Dünya Devleti” olmağa erişebileceğine
inananlardanım. Türkiye’nin
ve Türk Milleti’nin, MHP’nin parti programında belirtildiği üzere, toplumcu bir
milliyetçilikle özlediği kalkınmayı ve huzuru yakalayabileceğine inananlardanım.Bunun
için, liberal ve milliyetçi olanlar iktidar iken, yaklaşık 30 yıl önce, MHP’yi
tecih edip ömrünü bu harekete vakfedenlerdenim. Biz
öyle üç-beş kişi değiliz.Bir neslin yarıdan fazlasıyız ve mutlaka hedefe ulaşacağız
! Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin ! |