TÜM YAZILARI

Hareket Gazetesi

Dolu dizgin ufka doğru
Meslek odalarını da kazanmalıyız
Her çocuğunuz için bir ağaç dikin
Yol olursa kötü olur
İlkeli ilişkiler ikili ilişkiler
Her 3 mayıs'ta daha ileri
Ahtopotun en güçlü kolu
12'ye çeyrek mi var ?
Birer birer vurulsak da
Tam demokrat,  toplumcu, hukuk devleti
Sevr'in altyapısı hazırlanıyor !
Ormanlarımız yanmasın
Türk Boğazları yeni tüzük tasarısı
Liberalizm - Toplumculuk - MHP (1)
Liberalizm - Toplumculuk - MHP (2)
Biz bir halk hareketiyiz
Teşkilatların yapılanması hakkında

Seçim kapıda

Aday tespitleri
Nicelik değil nitelik
Kim ayrıldı ise o birleşsin
Son 20 yılın vurgun tefrikası (1)
Son 20 yılın vurgun tefrikası (2)
Son 20 yılın vurgun tefrikası (3)
30 eylül mali miladı
Faziletin iki yüzü
Ortalık toz duman
Büyük devlet olmak için
İyi ki MGK var
Aliyev ve Bakü-Ceyhan
Şayet...
Ekmek bıçağı ve başörtüsü
Aday olunuz
Böyle zamanlarda
Kirli ellerle olmaz
Şarkılarda ki erozyon
Selam olsun !
Katil'i unutmayın !
Bu kadar basit !
Demokrasi ve merkez yoklaması
Şimdi daha çok okumalıyız
Eyalet modeli mi, Türk Birliği mi
Barış için yürümek
Siyasetten...

Mutluluklara düşen gölgeler

HAREKET GAZETESİ YAZILARI

 
YOL OLURSA KÖTÜ OLUR


20 / 04 / 1998

Evin büyük çocuğu kumar ve alkol düşkünü olsa da, hukuk ve ahlak dışı yollardan geçim merakında olsa da, ortanca kardeş ağabeyini "sen niye böyle yalan yanlış yollardasın" diyerek dövemez. Bu bizim evin kitabına uygun değildir. Büyük kardeşi "baba" döver, terbiye eder.

Tabii ki büyük kardeşin yaptığı yanlıştır, ama bu yanlışı bir başka ve daha büyük bir yanlış ile, küçük kardeşin büyük kardeşi -doğru tezler adına da olsa- dövmesi yolu ile, gidermeye kalkışmak, bir töreyi yıkıp yerine yeni bir töre koymaktır. Bu töre ki, "değiştirilmesi teklif edilmez"lerdendir ve bu ocak tüttükçe hakimiyet "kayıtsız şartsız" evin babasının olmaya devam edecektir.

Bu teşbihte evin babası "millet"tir. Büyük kardeş "TBMM", ortanca kardeş ise adını okuyucuya bıraktığım bir başka anayasal kurumdur.

***

Eksik gedik bir siyasi partiler kanunu, partilerin lider sultasında yapılanmalarına izin verirken ve güne uygun düşmeyen, milli ve güçlü bir hükümet oluşturmaya izin vermeyen, adaletsiz bir seçim sistemi ile oluşan bir meclis bu kadar oluyor.

Ölüyü diriyi soydular, sonunda meclisin bütçesine de göz koydular.

Bu vurgunlar soygunlar hep vardı ama hiç bu kadar sefil bir boyut ve cüret kazanmamıştı.

Aklı gayrımeşru kazançlarda gezinen insanların devlet ve millet menfaatini gözeten yasalar koyup geleceği aydınlatacak projeler üretmesine pek de imkan kalmıyor işte böyle.

O zaman ortanca kardeş çıkıp diyor ki "öyle olmaz böyle olur!".

Bu söylenen doğru da olsa, ortanca kardeş de anayasal bir kurum olmak hasebiyle, haliyle bu evin hayatında bir söz ve nüfuz sahibi de olsa, evin babası millettir.

Anayasanın değiştirilemez 6. maddesine göre "Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir."

Anayasanın değiştirilemez 7. maddesine göre "Yasama yetkisi, Türk milleti adına, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nindir. Bu yetki devredilemez."

Kötü komşulardan kaynaklanan bir irtica tehlikesi bize göre de vardır. Bu son meclis ve bu meclisin çıkardığı hükümetler, bize göre de (diğer bir çok konuda olduğu gibi) bu konuda zaaf içerisindedirler. Doğru, ama bu konuyu demokrasiyi ve hukuk düzenini zedelemeden çözmek zorundayız.

Bu hükümetle olmuyorsa bir başka hükümetle...

Bu meclis bu işe yeterli hükümeti veremiyorsa bir başka meclisle bu işi çözmeliyiz. Küçük kardeşin büyük kardeşi dövmesi yol olursa en az irtica kadar kötü bir son olur.

Ölesiye sahiplendiğimiz devlet, hak ve menfaatleri uğruna binlerce öldüğümüz milletin huzurunu ve mutluluğunu temin ve tesis ettiği için kutsaldır. Esas olan milletin huzur ve mutluluğudur. Bu huzur ve mutluluk için, devlet gibi gerekli olan, demokrasi ve hukuk düzeni de özenle yaşatılmalıdır.

Herşey bu milletin mutlu geleceği içindir.

 

 

A S A M  B Ü L T EN

U F U K  Ö T E S İ