20 / 04 / 1998
Evin büyük çocuğu kumar ve alkol düşkünü olsa da, hukuk
ve ahlak dışı yollardan geçim merakında olsa da, ortanca
kardeş ağabeyini "sen niye böyle yalan yanlış
yollardasın" diyerek dövemez. Bu bizim evin kitabına
uygun değildir. Büyük kardeşi "baba" döver, terbiye
eder.
Tabii ki büyük kardeşin yaptığı yanlıştır, ama bu
yanlışı bir başka ve daha büyük bir yanlış ile, küçük
kardeşin büyük kardeşi -doğru tezler adına da olsa-
dövmesi yolu ile, gidermeye kalkışmak, bir töreyi yıkıp
yerine yeni bir töre koymaktır. Bu töre ki,
"değiştirilmesi teklif edilmez"lerdendir ve bu ocak
tüttükçe hakimiyet "kayıtsız şartsız" evin babasının
olmaya devam edecektir.
Bu teşbihte evin babası "millet"tir. Büyük kardeş
"TBMM", ortanca kardeş ise adını okuyucuya bıraktığım
bir başka anayasal kurumdur.
***
Eksik gedik bir siyasi partiler kanunu, partilerin lider
sultasında yapılanmalarına izin verirken ve güne uygun
düşmeyen, milli ve güçlü bir hükümet oluşturmaya izin
vermeyen, adaletsiz bir seçim sistemi ile oluşan bir
meclis bu kadar oluyor.
Ölüyü diriyi soydular, sonunda meclisin bütçesine de göz
koydular.
Bu vurgunlar soygunlar hep vardı ama hiç bu kadar sefil
bir boyut ve cüret kazanmamıştı.
Aklı gayrımeşru kazançlarda gezinen insanların devlet ve
millet menfaatini gözeten yasalar koyup geleceği
aydınlatacak projeler üretmesine pek de imkan kalmıyor
işte böyle.
O zaman ortanca kardeş çıkıp diyor ki "öyle olmaz böyle
olur!".
Bu söylenen doğru da olsa, ortanca kardeş de anayasal
bir kurum olmak hasebiyle, haliyle bu evin hayatında bir
söz ve nüfuz sahibi de olsa, evin babası millettir.
Anayasanın değiştirilemez 6. maddesine göre "Hakimiyet
kayıtsız şartsız milletindir."
Anayasanın değiştirilemez 7. maddesine göre "Yasama
yetkisi, Türk milleti adına, Türkiye Büyük Millet
Meclisi'nindir. Bu yetki devredilemez."
Kötü komşulardan kaynaklanan bir irtica tehlikesi bize
göre de vardır. Bu son meclis ve bu meclisin çıkardığı
hükümetler, bize göre de (diğer bir çok konuda olduğu
gibi) bu konuda zaaf içerisindedirler. Doğru, ama bu
konuyu demokrasiyi ve hukuk düzenini zedelemeden çözmek
zorundayız.
Bu hükümetle olmuyorsa bir başka hükümetle...
Bu meclis bu işe yeterli hükümeti veremiyorsa bir başka
meclisle bu işi çözmeliyiz. Küçük kardeşin büyük kardeşi
dövmesi yol olursa en az irtica kadar kötü bir son olur.
Ölesiye sahiplendiğimiz devlet, hak ve menfaatleri
uğruna binlerce öldüğümüz milletin huzurunu ve
mutluluğunu temin ve tesis ettiği için kutsaldır. Esas
olan milletin huzur ve mutluluğudur. Bu huzur ve
mutluluk için, devlet gibi gerekli olan, demokrasi ve
hukuk düzeni de özenle yaşatılmalıdır.
Herşey bu milletin mutlu geleceği içindir.
|