TÜM YAZILARI

Kurultay Gazetesi

Dünden Yarına Doğru
Neden Yanyana Değiliz
Güneydoğu Neden Böyle
Senet Mafyası Hakkında
Öğrenci Hareketleri
İdeal Askerleri Ve...
Bir Bayrak Rüzgâr...
Haydi Bu Oyunu Bozalım
Takke Düştü
MHP Gelecekten...
Özelleştirme Bakü...
İhtiras Kimin Diyeti ki...

Vadettiğimiz...

Burjuva Solcular Ve...
Liberalizm - Toplumculuk
Türk'ün Adaleti
Birgün Mutlaka

Bozkurtlar Ve Diğerleri

Ülkücülük Adaleti...
Yazılarımdan
Buzdağının İhtişamı
Eğri Yolda Doğru...
Siyasette Cironto Olmaz
Kim Kazanacak Yada...
İtidal
Yazık
Susmak Zamanı
Ülkü Ocağımız
6 Temmuz'da Aklanmak
Taşlar Yerine Oturuyor
Yeni Bir Başlangıca...
Yavuz Ve Midillli
Öncelikler
Nafile Gayretler
İl Kongreleri
İst. Kongresine Doğru
Kaderleri Birleştirmek
Olanlar Olabilecekler
Emeklerimiz, Çocuklar...
İst. Kongresi Hakkında
Bozkurt'un Adı MHP
Adrese Teslim Mektuplar
Şayet
Emperyalizmin Tarifeli...

Başkanlık Sistemi ve...

RP nin İki Yüzü
Yerel Yönetimler Yasası
23 Kasım'a Doğru
Başörtüsü, Eşber Ve...
Yiğidin Hakkı
 

KURULTAY GAZETESİ YAZILARI

 

YEREL YÖNETİMLER YASASI

20.10.1997

 

İçişleri bakanlığınca il özel idarelerinin ve belediyelerin yetkilerini artıran bir yasa tasarısı hazırlanmaktadır.

Ardarda gelen başkanlık sistemi, boğazlara özerklik tartışmalarından sonra şimdi de “yerel parlamento” ifadeleri “Neler oluyor?” diye düşündürmekte.Hepsinin de bir ucu federatif sisteme uzanabiliyor çünkü.Özal’a “federasyon tartışılsın” dedirten güç Türk kamuoyunun sert tepkisiyle karşılaşınca şimdi değişik ağızlardan alıştırma gayretleri yapıyor gibi.Bunlar öyle sıradan insanlar değil ki umursamayalım.Biri devletin en tepesindeki isim, biri hükümetin, diğeri de iş dünyasının...Neler oluyor gerçekten?

İl özel idarelerinin ve belediyelerin yetki sahalarını - devletin yükünü hafifletmek, bürokratik işleyişe hız vermek, hizmeti daha çabuk ve daha sıhhatli hale getirmek gibi amaçlarla - artırmak prensip olarak karşı olacağımız birşey değildir elbet.

Ama “yerel parlamento” gibi uçuk ifadelerle bu gün kulak alıştırılır, yarın birer ikişer daha adımlar atılmak istenirse ( ki birilerinin bunu çok isteyeceği aşikar ) ve “bir adımdan birşey olmaz” gibi zaaflara düşmenin daha kolay olacağı da göz önüne alınırsa, “nereye gidiyoruz” endişesinin haksız ve dayanaksız bir endişe olmadığı görülür.

Bilindiği gibi parlamentolar yasa yapma yetkisinin sahibidir.Yerel parlamento tabirine kulak alıştıktan sonra birilerinin “mademki parlamentoyuz bölgemizle alakalı filan yasaları biz düzenlemeliyiz” demiyeceğinin ne garantisi var.

İl özel idarelerine asla böyle bir yetki verilemez.Verildiğinde her il bir eyalet olur, Türkiye Cumhuriyeti Devleti üniter yapısını kaybeder ve federasyon olur.Bu anayasaya aykırıdır.Daha önemlisi Türk Milleti’nin menfaatlerine aykırıdır.Yanlızca düşmanlarımızı sevindirir.

Yasa teklifinin ilave bir maddesi de belediyeler için iki turlu seçim sistemi.İki turlu sistem seçim işbirliklerini de beraberinde getirecek.Güçlü ve nüfuzlu yönetimlere imkan verdiği için genel olarak iyi gibi görülebilecek bu yaklaşım hassas bir bölge olan güneydoğu açısından neler getirir bir düşünelim;

Bölücü terör sebebiyle devletin yıllarca yeterli hizmet götüremediği, terör için aldığı tedbirler yüzünden vatandaşını da sıkıntıya sokmak zorunda kaldığı bu bölgelerin insanının devlete olan bağlılıkları zayıflamıştır maalesef.Bu hastalık tedavi edilmeden, terörün kökü kazınıp bölgeye eğitim ve sağlık başta olmak üzere devlet hizmetleri ile istihdam yaratacak, bölgesel kalkınmayı sağlayacak yatırımlar götürülmeden, toprak ağalığı gibi sosyal dengeyi bozan yapılanmalar yasal düzenlemelerle ortadan kaldırılmadan mahalli idarelere verilecek ilave yetkiler korkarız ki bölgedeki aşiret reislerinin ve toprak ağalarının, en kötüsü bölücü örgütün güçlerini ve nüfuz kabiliyetlerini artıracaktır.

Biz (gümrük birliği, özelleştirme ve benzeri bütün konularda olduğu gibi ) bu konuda da, TV’de veya benzeri zeminlerde, halkın huzurunda bütün görüşleri ihtiva eden tartışmalar yapıldıktan sonra halkoyuna gidilmesi veya en azından bu tartışmaların sonucu konuya ilişkin kamuoyu eğilimi genel itibariyle belli olduktan sonra mecliste görüşülerek yasalaşması taraftarıyız.

Oysa son zamanlarda gerekli inceleme ve araştırmalar yeterince yapılmadan, altyapıları tam olarak hazırlanmadan dayatmalarla ve emrivakilerle getirilen yasaların toplumsal barışı ve sosyal dengeyi bozabileceğinin dikkate alınmadığı, aceleye getirilmiş şov amaçlı denemelerle ülkenin geleceğinin riske sokulduğu kanaatindeyiz.

Yetişmiş MHP kadroları mecliste olsa idi bu endişelerimiz olmazdı.

Öyleyse daha hızlı adımlarla iktidara...

Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin !

A S A M  B Ü L T E N

U F U K  Ö T E S İ
 
Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ